Yanınıza sadece pasaportunuzu alıp gidebileceğiniz hem ülke sınırlarına hem de kültürünüze yakın bir destinasyon mu arıyorsunuz? O halde Avrupa’da birçok medeniyete ev sahipliği yapmış Balkan ülkelerine ne dersiniz? Bu yazımızda sizin için vizesiz gidebileceğiniz en keyifli 5 Balkan ülkesini listeledik. İşte o ülkeler:

ARNAVUTLUK

Tarih boyunca Roma ve Osmanlı gibi büyük medeniyetlere ev sahipliği yapan Arnavutluk, el değmemiş ve henüz keşfedilmemiş doğası ile görülmesi gereken Avrupa ülkelerinden. Ev sahipliği yaptığı medeniyetlerin izlerini günümüze taşımayı başaran ve bunlardan bir mozaik oluşturmayı başaran Arnavutluk, zorlu ve büyüleyici manzaraların eşlik ettiği yürüyüş rotaları, nehirleri ve bembeyaz kumsalları ile adeta görsel bir şölene davet ediyor gibi. Arnavutluk, kuzeyde Karadağ, kuzeydoğuda Kosova, doğuda Kuzey Makedonya, güneyde ise Yunanistan ile komşu. Sadece pasaportunuzla giriş yapabileceğiniz, 90 gün süre ile vizesiz seyahat edebileceğiniz bu ülke, başta başkent Tiran olmak üzere Durres, Elbasan, Berat, Kruja, İşkodra ve Gjirokaster’de keşfedecek ve yapılacak çok şey sunuyor.

Tarih boyunca Osmanlı, Yunanistan ve İtalya gibi devletlerin egemenliği altında kalan Arnavutluk bu izleri yemek kültürüne de başarıyla yansıtarak zengin mutfağı ile dünya çapında haklı bir üne de sahip. Bu mutfağın en ünlü tatları ise Arnavut ciğeri, byrek, elbasan tava ve triliçe. Arnavutluk’u ziyaret etmek için en iyi zaman ise mayıs, haziran ve eylül gibi ara mevsimler. Bu zamanlar güneşli günlerin tadını çıkarmak için mükemmeldir ve çılgın kalabalığın yavaş yavaş azaldığı zamanlardır.

BOSNA HERSEK

Vizesiz ziyaret edebileceğiniz ülkelerde ikinci sıra, tarihi birikimi ve coğrafi yakınlığı ile kendinizi pek de yabancı hissetmeyeceğiniz Bosna- Hersek'in. Komşu ülkelerle çizdiği sınırlardan dolayı kalp şeklindeki ülke olarak tanımlanan Bosna Hersek sizi Orta Çağ'a götürecek köylerinden engebeli dağları, doğu ve batıyı harika bir şekilde sentezleyen şehirleriyle tam bir Akdeniz destinasyonu. Ülkenin en büyük şehri olan Mostar’da şehrin en özel sembollerinden biri olan ve bölgenin iki yakasını birleştiren Mostar Köprüsü'ne uğrayabilir, 1. Dünya Savaşı’nın başlamasına neden olan Habsburg tahtı veliahtı Arşüdük Franz Ferdinand ve eşi Sofia’nın öldürüldüğü köprüyü görebilir veya basamaklı Kravica Şelaleleri’nin altındaki turkuaz havuzlara dalabilirsiniz. Vizesiz şekilde 180 gün içinde 90 günü aşmamak kaydıyla seyahat edebilirsiniz.

KARADAĞ

Adriyatik’in gözde kıyısı Montenegro diğer adıyla Karadağ birbirinden güzel doğa harikalarına ev sahipliği yapan muhteşem coğrafyası ile kuşkusuz Avrupa’nın en sevilen rotalarından biri. Dünyanın en genç ülkelerinden biri olan Karadağ, muhteşem sahilleri ve etkileyici doğası ile bitmek bilmeyen vize süreciyle uğraşmak istemeyenler için muhteşem bir seçenek. Adriyatik Denizi boyunca uzanan dağları, gölleri, muazzam kıyı şeridi ve UNESCO tarafından koruma altına alınan şehirleri ile Karadağ’da kendinizi adeta masalsı bir atmosferde bulacaksınız. Kotor’dan Perast’a; Budva’dan Sveti Stefan Adası ve Plajı’na; Podgorica’da Tivat ve Cetinje’ye uzanan Karadağ’a vizesiz giriş yaptığınızda 90 gün süreyle ziyaret edebilirsiniz.

KOSOVA

2008 yılında bağımsızlığına kavuşarak dünyanın en genç ülkelerinden biri olan Kosova Cumhuriyeti, Avrupa’nın 50. ülkesi. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan pek çok yapısı, büyüleyici bir tarihle birleşen manzaraları ile oldukça genç bir ülke. Uzun yıllar Osmanlı Devleti’nin egemenliğinde kalan ülke, müzeleri, camileri ve tarihi yapıları ile ziyaretçilerini unutulmaz bir tatile davet ediyor. 25 kilometrelik uzunluğu ve ayrıca 1000 metreye uzanan derinliği ile Rugova Kanyonu, Avrupa’nın en derin ve en uzun kanyonlarından biri. Tarihi 1300’lü yıllara uzanan Gracanica Manastırı ise UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan tarihi yapılardan sadece biri. Klina şehrinde bulunan ve 13 şelaleden oluşan Mirusha Şelaleleri ise sadece serinlik veya kaçış yeri değil doğanın şekillendirdiği en güzel yapılardan biri. Kosova için, 180 gün içinde süresi 90 günü aşmayan ziyaretlerde vize gerekmiyor.

SIRBİSTAN

Balkan yarımadasının ortasında yer alan Sırbistan, etnik çeşitliliği ve kültürel yapısı ile dikkat çeken bir ülke. Komşuları gibi tarih boyunca birçok devlete ev sahipliği yapan ülkede Roma ve Osmanlı İmparatorluğu döneminden kalan birçok tarihi yapı bulunuyor. 7000 yıllık geçmişi ile Avrupa’nın en eski şehirlerinden biri olan Belgrad bile tek başına Sırbistan’ı ziyaret etmek için bile yeterli. Tuna ve Sava nehirlerinin birleşim noktasında yer alan başkent, yüzyıllar boyunca defalarca harap olmasına rağmen, tekrar tekrar ayağa kalkmayı başaran bir şehir. Sava ve Tuna nehirlerinin kavuştuğu noktada yer alan Belgrad yemyeşil ormanlarla çevrili. Belgrad’ı belki de en çekici yapan noktalardan biri de ünlü gece hayatı. 170’ten fazla gece kulübü ile komşu ülkelerden bile hafta sonu turist çekmeyi başaran Belgrad ilgi çekici görsel şovları, dansları ve milli içkileri olan rakija ile gecelerinizi unutulmaz kılma potansiyeline sahip. Ülkeyi 180 gün içinde 90 günü aşamamak kaydı ile ziyaret edebilirsiniz.